ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken bir dizi görüşmenin ardından ülkemizden ayrıldı. Donald Trump’ın başkanlık görevini devralmasından önce tüm dünyayı karıştırmaya kalkışan ABD yeni hesaplar peşinde. ABD, İngiltere, İsrail ve diğer emperyalist güçlerin bölgemizi karıştırma siyasetlerinin bir uzantısı olarak ikna ve kabul ettirme amacıyla yapılan bu görüşmelerden ne ülkemiz ne bölge ne de özel olarak Suriye için barış ve istikrarın çıkması beklenebilir.
Suriye’deki tablodan yararlanarak “pazarlık gücünü yükseltmek” için yapılacak tüm girişimlerin ülkemize verebileceği zararlar unutulmamalıdır. AKP’nin bugüne kadarki dış siyaset sicilindeki ağır faturanın değişmesi mümkün değildir.
Geçmiş deneyimlerden ders çıkartmayıp mazlumların kanı üzerine inşa edilmek istenen projelerin geçici ve görünürdeki başarılarının kalıcı zaferler zannedilmesi emperyalizmin bölgemizde sayısız cana daha mal olacak yeni çatışmalara ortam sağlayacağı unutulmamalıdır.
İsrail’in Gazze’den Lübnan’a yayılan ve şimdi de Suriye’ye taşan saldırganlığını engellemedikçe, terör örgütü sayılan ve dünyanın dört bir yanından toplanmış paralı yabancılar ordusundan başka bir şey olmayan HTŞ’yi muhatap alıp normalleştirmeye çalıştıkça, Blinken ile yapılan görüşmelerde hamaset nutukları atmanın anlamı ancak emperyalizmin verdiği yeni görevleri gizlemek olabilir.
Görev süresi bitmek üzere olan Blinken’in gidişi olmuş dönüşü olmayacaktır. Ama esas olan emperyalizmin ve onun işbirlikçilerinin, aparatlarının patronları ile birlikte geri dönmemek üzere kovulmasıdır.