İstanbul’da, resmi olarak dernek statüsünde bulunan bir tarikat uzantılı örgütlenmenin başkanının doğrudan faili olduğu yeni bir tecavüz ve istismar vakası daha yaşandı. Mağdur kızın intiharıyla sonuçlanan bu olay, Türkiye’nin tarikat/cemaat gerçeğini bir kez daha gözler önüne sermiştir.
Yaşanılan olay münferit değildir. Geçmişte yaşanılan onlarca istismar, tecavüz ve intihar vakaları, tarikat/cemaatlerin çürümenin bizzat kaynağı olduğunu yeterince göstermektedir.
Gerici örgütlenmelerin “ilim, irfan ve ahlak” yuvaları olarak pazarlanmasına yeter! Her türlü çürümenin ve ahlaksızlığın boy gösterdiği yobazlığın merkezleri olarak tarikat ve cemaatler ülkenin kanserli dokusu haline gelmiştir.
Bugün ülkemizin en önemli toplumsal sorunu tarikat ve cemaatlerdir. Kanserli doku, kesip atılmalıdır!
Bütün tarikatlar derhal dağıtılmalıdır!
Bütün tarikat okulları derhal devletleştirilmeli, çocuklarımız kurtarılmalıdır!