Koronavirüs pandemisi gerçeği bütün dünyada ortadayken, ülkemizdeki AKP iktidarının salgın konusunda attığı adımlar gerçek anlamda halk düşmanlığı ile eşdeğer hale gelmiştir. Bugün pandemi karşısında emekçi halkımız savunmasız ve aşıdan mahrum durumdadır!
Farklı ülkelerde üretilen aşıların ülkemize getirilmesi için atılan adımlar yetersiz kalmış ve ülkemizi uluslararası sermayenin karşısında zavallı bir duruma düşürmüştür. AKP iktidarı tarafından halkımızın sağlığı ticari ilişkilere kurban edilmiştir.
Ülkemize ne zaman geleceği belli olmayan aşıların üzerine bir de yaş grupları ve işçi sınıfının aşılanmasındaki karmaşa eklenmişi gelinen noktada yoğun bakım servisleri genç yaşta hastalar ile dolmuş, resmi rakamlara göre günde üç yüzün üzerinde ölüm yaşanmaya başlamıştır.
Son olarak Rusya ile yapılan anlaşma sonucunda ülkemizde üretilmesi planlanan aşının, tüccar siyasetine kurban edildiği ve AKP eski Ümraniye ilçe başkanının şirketine peşkeş çekilmeye çalışıldığı ve bu yüzden Ocak ayında başlayan sürecin büyük bir gecikmeye uğradığı ortaya çıkmıştır.
AKP zihniyeti, ekonomik krizin olduğu gibi salgının faturasını da emekçilerin üzerine yıkmaya çalışan gerici bir zihniyettir.
AKP zihniyeti, “tam kapanma” diyerek toplumun yüzde 61’ini işyerlerine çalışmaya gönderen, halkın sağlığını sermayeye peşkeş çeken tüccar bir zihniyettir.
Bilinmektedir ki, salgına karşı mücadelede gerçek anlamda tam kapanma önlemleri ile birlikte yürütülecek bir aşı seferberliğinin başarı şansı bulunmaktadır.
Ülkemizdeki milyonlarca emekçinin sağlığı, AKP’lilerin kâr hırsına ve gerici zihniyetine kurban edilemez.
Emekçileri aç, yoksul ve aşısız bırakan zihniyet gericilik ve piyasacılıktır.
Ama unutmayalım, AKP’liler ve yandaşları halktan büyük değildir!