OrtadoÄŸu ve Asya’daki halkların baskıya, zulme, yok sayılmaya karşı direniÅŸini tamsil eden; birliÄŸin, ayaÄŸa kalkışın ve yeniden doÄŸuÅŸun sembolü olan Newroz’a bu yıl da gericiliÄŸin, emperyalizmin ve baskının esareti altında giriyoruz. Türkiye’de ve OrtadoÄŸu’da emperyalizmin müdahaleleri sürerken, gericilikte yarışan siyasi aktörler de Newroz’u yalnızca bir takvim gününe indirgemektedir.
Â
Oysa Newroz, başta Türk ve Kürt halkları olmak üzere, tüm halkların ayağa kalkış günüdür. Newroz, onlarca yıldır sürdürülen baskı, zulüm ve gericilik politikalarına karşı onurlu duruşun, barışın, özgürlüğün ve kardeşliğin sesidir. Ülkemizde emperyalizme karşı bağımsızlık, emekçi halklar arasında kardeşlik ve işçi sınıfının iktidarı için verilen mücadelenin önemli günlerinden biridir Newroz.
Â
Newroz emperyalizmle barışmanın, gericilikle pazarlığın günü olmamıştır, olmayacaktır. Yıllardır düşmanlık tohumları ekilerek yönetilmek istenilen Türk ve Kürt emekçilerinin karşısına konulan milliyetçilik ve gericilik seçenekleri ile Newroz’un ruhu baÄŸdaÅŸmaz. AKP iktidarının son 21 yılda adım adım ördüğü gericiliÄŸin karşısına çıkma cesaretini gösterecek olan bir kez daha ülkemizin Kürt ve Türk emekçileridir.
Â
Kürt emekçilerinin barış ve eşitlik arayışının somutlandığı bir gün olan Newroz ateşinin, emekçilerin birliğine düşman olan emperyalizmi ve gericiliği sarması dışında başka bir seçenek bulunmuyor.
Â
Onurlu ve eşit bir yaşam emekçilerin laik, özgür, bağımsız ve sosyalist cumhuriyetinden geçmektedir.
Â
Yaşasın Newroz!
Â
Yaşasın Sosyalizm!